PERİTON; hem karın içinde hemde organlar üzerinde kaplı olarak bulunur. Periton organların yüzeylerini yumuşak etki ile hareket etmeleri için kaydırıcı etki gösterir. Aynı zamanda bağışıklık sağlayan fonsiyonuda vardır. Kötü huylu mezotelyoma bu organdan gelişen ve nadir rastlanan bir tümördür.
Peritoneal mezotelyomada visseral ve paryetal peritonda (organların ve karın duvarının üstünü ayrı ayrı kaplayan peritonların isimleridir) bir kaç mm den bir kaç cm ye kadar büyüklükte nodüllerin toplanması halidir. Bunlara plak denilir. böylece barsakların hareketleri çoğu zaman ya zorlaşır yada tamamen durabilir. Ayrıca bu plaklar peritonun esas görevi olan su emme işlemini yapılamaması nedeniyle karın içerisinde sıvı birikimi başlar ve durum giderek ilerler.
Bu hastalık sıklıkla karın içerisinde kalır ve orada büyür. zaman zaman akciğer zarında da geçebilir.
Nedeni:
sık olarak inşaat ve denizcilik işlerinde kullanılan asbestoz ile karşı karşıya kalma ile yakından alakalıdır. Asbest iiki biçinde etkili olur: ilkinde ağız yolundan alınan asbest sindirim sisteminden geçerek periton üzerinde oturarak nüveler meydana getirir. İkincisi ise solunan asbest akciğerlerden veya lenflerden yine peritona kadar damarlar ile ulaşır. Ortalama 20-50 yıllık bir asbeste maruz kalmak hastalığın gelişmesi için kafidir.
Tipleri:
Mezotelyoma %10-20 peritondan direkt olarak kaynaklanır. bunun da 3 alt tipi vardır; Epiteliyal, Sarkomatoid ve Bifazik tipler.
Epitelial mezotelyoma ise %70-80 oranında görülür. en sık görülen ve yaşam süresi en uzun olan tipi budur. Bir tipi (multikistik) daha vardır ki bu kötü histolojik karakter göstermemektedir.
Bulgular ve tanı:
Sıklıkla karın şiliği, karın ağrısı, iştah kaybı, kilo kaybıve barsak tıkanıklığı bulguları sıktır. Bazen peritoneal sıvı fazlalığı veya peritoneal tümör nedeniyle göbek fıtığı durumu ile de karşılaşılmaktadır. Tanı karışıklıkları sıktır. Bu neden ile böyle durumlarda biyopsi yapılması gereklidir ve kesin tanı için yapılmalıdır. Karın içindeki sıvıdan da patolojik örnekleme yapılmalı ve anormal hücreler aranmalıdır. Bu tip hücre görülür ise daha ileri tetkikler mutlaka yapılmaıdır. Özel boyama teknikleri ile bu ayırım, tiplendirme yapılabilir.
Tedavi;
En etkili tedavi yolu sitoredüktif cerrahi (SRC) ve hipertermik intraperitoneal kemoterapi ile karnın yıkanması (HİPEK) işlemidir. tümör mikroskopik hale kadar çıkartılmalıdır. Fakat tümör çok yaygın ise bu her zaman mümkün olmayabilir. o zaman da en az hacme ulaşıncaya kadar cerrahi tedavi uygulanır. Geride kalan tümör nodülleri 2.5 mm den büyük değiller ise HİPEK yapmak çok uygun olacaktır. bu nedenle cerrahinin karaqkteristiğini ortaya koyan bir sınıflamada bulunmaktadır. bu sınflama hasta için nekadar küçük ise hasta o kadar uzun süre yaşama şansına kavuşacaktır.
SRC+HİPEK uygulaması öncesinde mezotelyoma hastalığı ölümcül olarak addedilirdi. fakat bu cerrahi tedavi yöntemi ile 5 yıllık yaşama şansı son derece yüksek olasılık olarak görülmektedir.
cerrahi tam olarak yapılamayacak ise hastalara sistemik kemoterapi verilebilir. fakat bunun etkisinin de şüpheli olduğu bilinmelidir.
Periton üzerinde bulunan plakların (tümöral nodülleri) en çok nerelerde yerleştiği görülmektedir.
Sezai Demirbas, Prof. Dr.
Söğütözü, Yaşam Caddesi No:5, Yenimahalle/Ankara, Türkiye
Telif Hakkı © 2022 Prof. Dr. Sezaidemirbas - Tüm Hakları Saklıdır. '
GoDaddy Destekli
Web sitesi trafiğini analiz etmek ve web sitesi deneyiminizi optimize etmek amacıyla çerezler kullanıyoruz. Çerez kullanımımızı kabul ettiğinizde, verileriniz tüm diğer kullanıcı verileriyle birlikte derlenir.